Hayatının bir döneminde, her 3 kişiden 1’i, herhangi bir cinsel sorun yaşamaktadır.
Kadınlarda en sık cinsel sorun; cinsel isteksizlikken, erkeklerde en sık erken boşalma görülüyor.
Vaginismus (vajinadaki kasların istemsiz kasılması sonucu cinsel birleşme olamaması), her 10 kadından 1’inde görülüyor.
Erken boşalma, her 10 erkekten 2-3’ünde görülüyor.
Psikiyatrik rahatsızlığı olmayıp, cinsel sorun yaşayanlarda, cinsel terapi yapılmalıdır.
Psikiyatrik ilaçlar, cinsel sorunların tedavisinde tercih edilmezler, nadiren (bazı özel durumlarda) kullanılabilirler.
Cinsel terapiler, bu alanda yetkin bir psikiyatrist ve/veya psikolog tarafından yapılmalıdır. Yetkin olmayan, branş dışı kişilerce yapılan uygulamalar, tedavi gören kişilerin hem ruhsal hem bedensel sağlığı açısından kötü sonuçlar doğurabilir.
Psikiyatrik rahatsızlığı olan her 3 kişiden 2’sinde cinsel sorunlar görülüyor.
İlaçla tedavi edilmiş depresyonlu kişilerde, cinsel sorunların, tedavi edilmeyen depresyonlu kişilerden daha fazla görüldüğü saptanmıştır.
Psikiyatrik ilaçların cinsel yan etki yapma oranı %30-70 olarak saptanmıştır. Cinsel ilişkinin daha çok, orgazm ve istek aşamalarını etkilediği görülmüştür. Erkeklerde bu yan etkilerin daha sık, kadınlarda daha şiddetli görüldüğü saptanmıştır. Bu yan etkilerin %10 olarak ilaç tedavisinin ileri aşamalarında kişi tarafından tolere edilebildiği görülmüştür.
Toplumda, bir psikiyatrik ilaç, bir kişide cinsel yan etki yaptıysa diğerleri de yan etki yapacak diye yanlış bir inanış vardır. Ve bu yüzdendir ki;
Psikiyatrik rahatsızlığın tedavisi amacı ile başlanılarak, kişide, cinsel yan etki yaptığı durumlarda da tedavinin farklı yönde planlanması için, yine bir psikiyatriste başvurmak gereklidir.